Bir meselenin çözümü için güçlü sorular sormaya hazır olmalıyız. Güçlü sorular güçlü cevapları doğurur. Yasaklanmış cevaplarla veya gerçeklerle yüzleşmeyerek bir yere varamayız.
Türkiye Büyük Millet Meclisimizde ilk meclis ve T.Özal zamanında (50 küsür milletvekili) çarşaf liste ile yani halk tarafından seçildi. Kalan 24 dönem milletvekilleri listeleri parti genel merkezlerindeki 15-20 kişi tarafından hazırlandı. Bu durumda milletvekilleri halka karşı değil genel merkeze karşı sorumlu oldu. Buna demokrasi değil, temsilî demokrasi denir.
İngiltere dünyaya demokrasi yalanını yutturdu. Kendi kraliyetini korudu. Mühür dahi kraliyette. (Sözlerimiz yanlış anlaşılmasın yani konuyu neden Türkiye’de de hanedanlık temsilî de olsa yok gibi bir noktaya getirmek değil maksadımız.)
Başta ingiltere olmak üzere batıda seçimlere katılım oranı son derece düşük. Yani bu gün BM bir karar alsa: seçimlere katılım oranı %50’nin altında olan seçimler iptal, diye başta ABD, ingiltere olmak üzere batıda bir çok hükümet gece 12:00’da düşer.
İşte dünya genelindeki siyasî sıkıntıların, çözümsüzlüklerin en mühim temel nedeni bu bize göre.
Oysa milletvekilleri;
1. Halkın içinde olmalı
2. Kahvede, cenazede, düğünde. Yanlarında danışmanları ile talepleri not almalı
3. Bu yazıyı okuyunca belki bazı vekiller halkla içiçe resim gösterirler. Ama bir misafir gibi olunmamalı
4. Millet vekilinin asıl görevlerinden biri: bölgesindeki kaynakları harekete geçirmek, halkın sorunlarını öğrenmek, çözümleri halktan dinlemek, bunları Ankara’ya taşımaktır
5. Eğer esnaflığın önü açılmazsa Devlet, bir memurlar-emekliler cumhuriyetine dönüşür, Rusya gibi
6. 35.000 mağaramız var. %50’den fazlası dağlık alan. Jeotermal-güneş-rüzgar-dalga enerjisinden istifade edilebilir.
Yani bu kadar önemli konu ve yapılacak iş var. Milletvekillerinin yapacağı; halkla iç içe olup danışmanlarına halkın taleplerini kaleme aldırıp onlar üzerinde çalışmaları. Bu yeter de artar.
Çözüm: çarşaf liste. Dünyadaki meclislerin hiç olmazsa yarısı veya üçte biri bu şekil seçilmeli. Bunun haricindeki tüm seçimler göstermelik bir mahyajdan başka bir şey değildir. Bunun doğal sonucu; siyasetin esnaflığa dönmesidir.
Dünya kaynakları insanlara kâfi, arzularımıza kifayetsizdir.