Bakara 188. İnsanların mallarından bir kısmını bile bile günah ile yemek için, o malları hakimlere rüşvet olarak vermeyin.
Adalet o kadar mühimdir ki mülkün temelidir. Hakim kıyamet günü keşke iki kişi arasında iki hurma için dahi olsa hüküm vermese idim diyecek.
Hz. Peygamber (s.a.s.), “Hediyeleşin ki aranızdaki sevgi artsın.” (Muvatta’, Hüsnü’l-huluk, 16) buyurmuştur. Ancak yetkili makamlarda bulunan kişilerin, bu göreve gelmeden önce aralarında hediyeleşme âdeti olmayan kişilerden her ne ad altında olursa olsun; hediye ve bağış kabul etmeleri câiz değildir. Zira bu durum, rüşvet olarak değerlendirilebilir (Merğinânî, el-Hidâye, 3/103; Mevsılî, el-İhtiyâr, 2/86).
Hz. Peygamber (s.a.s.), idari makamlarda bulunanlara verilen hediyelerle ilgili olarak; “Yetkililerin aldığı hediyeler, ganimetten aşırmak (kamu malını zimmetine geçirmek) gibidir.” (Beyhakî, es-Sünenü’l-kübrâ, 10/233 [20474]) buyurmuştur. Yine Resûlullah (s.a.s.), zekât toplamakla görevlendirdiği memurunun hediye aldığını işittiğinde; “Benim gönderdiğim bir görevliye ne oluyor ki: ‘Bu zekât malıdır; bu da bana hediye edilmiştir.’ demektedir! Bu kişi babasının (yahut anasının) evinde oturup kalsa, acaba kendisine hediye verilir miydi? Allah’a yemin ederim ki, sizden biriniz o zekât malından bir şey alırsa kıyamet gününe o malı boynunda taşıyarak gelecektir.” (Müslim, İmâre, 26 [1832])
TÜRK-İŞ BAŞKANLARINDAN HAYIRLI OLSUN ZİYARETİ
Türk-İş’e bağlı Türkiye Haber-İş Sendikası’nda kan değişimi… Şube Başkanı Mehmet Aslangöz’ün Sendika Genel Sekreteri olmasından dolayı boşalan Adana Şube Başkanlığına,...